Tebessüm

İlk Tebessüm

” Bir bebek, doğumundan sonraki birkaç saat için de, görünürde herhangi bir neden olmaksızın güler.
Bu süre yarım saate kadar kısabilir, on iki saati bulduğu ise pek seyrektir. Bebek güler. Bu meme emmekten daha da zahmetsizce ve ” ustalıkla ” yaptığı bir iştir. Ve besbelli, başka bir alemden, Anne ve Babaya getirdiği bir armağandır bu gülücük. Bebek güler. Anne ona bakar, güler. Ablalar, teyzeler, halalar, dayılar, amcalar, ağabeyler, nineler, dedeler ona bakar, güler. İlk saatlerde, bir gülücük, edebi bir bağ kurar bu yabancı varlıkla yeni geldiği dünya arasında. “

Hayatımızın ilk saatlerinden itibaren bizimle beraber olan tebessümle o kadar iç içeyiz ki, buna, otomatik olarak cevap veririz. Yüzümüze gülen birisi, bazen biz farkında olmadan, yüzümüzden bu tebessümün cevabını alıverir.
Hatta çoğu zaman, gülenin bir ” Kişi “ olması da gerekmez. Mütebessim bir resme bakarken, bizim yüzümüzde de kendiliğinden bir tebessüm beliriverir. Ve hiç kuşkusuz, bütün yüz ifadeleri içinde her gün en fazla kullandığımız yüz ifadesidir Tebessüm.

Hz Peygamberin ﷺ yüzünden hiç eksik olmayan tebessüm güzel söz gibi insanın sağlığıyla doğrudan etkilidir.
Güzel söz kulağa hitap ederken, tebessüm de göze hitap ediyor. Gözün gördüğü tebessüm, beyne gider ve beyinde değerlendirdikten sonra, düşünce, söz ve davranışlarımıza olumlu bir şekilde yansıyor. Bu da huzur ve sağlık demektir. Eğitimde, aile fertleri arasındaki iletişimde, sosyal hayatta ve ticarette tebessüm başarının sırrıdır. Hz Peygamber ﷺ alış-veriş ederken mütebessim insanlarla alış-veriş yapmamızı tavsiye etmektedir.

Helal sihir diye nitelendirilen tebessüm, insanın sahip olduğu en güzel şeydir. En ucuz, en kolay ve en güzel makyaj tebessümdür diyebiliriz.

Tebessümün faydaları

Gelotoloji, gülmenin fizyolojik özelliklerini inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilime göre, gülme, ses ve hareketten öte bir şeydir. Gülme sırasında bir çok kas harekete geçer. Yapılan araştırmaya göre;
Tebessüm sonucu kaslar yumuşadığı için insanlarda bir rahatlama olur. bazı hastanelerde, hastalara tebessüm ettirmek ve morali arttırmak için ” Mizah odaları ” vardır.

Hastalıkların %50’sinin sebebi; Üzüntü, stres, hayatı yanlış anlama, karamsarlıktır. Gülümseme, otonom sinir sistemini harekete geçirerek stres hormonlarının ve nörotransmitterlerin seviyesini değiştirir.
Mikroplarla savaşan ve savunma sistemimizin bel kemiği olan ( antikor ) seviyesi artar.
Tabi öldürücü hücreleri ve anormal hücreleri yok eden hücrelerin aktivesini artırır.
İmmün sisteme destek olan plasma sitokininlerin ve gama interferonların seviyesi iki kat artar.

Tebessüm ile yüz ifademiz değişir; Kol, bacak ve göğüs kaslarımız harekete geçer.

Ancak tebessüm bu kadar faydalı olmasına rağmen Kahkahanın bir çok zararları vardır.
Peygamberimiz ﷺ bu konuyu ” Kahkaha kalbi öldürür. “ diyerek yüzyıllar önce sağlıkla ilgili bilimsel bir gerçeği dile getirmiştir.

Doktorlara göre, kahkaha kalp krizlerine, beyin kanamalarına ve felçlere yol açabilir. Bununla ilgili vakalar rapor edilmiştir. Karın bölgesinden ameliyat olanlara kahkaha zarar verebilir. Çünkü dikişleri yırtılabilir. Kaburgaları kırılmış insanların fazla gülmeleri de iyi değildir.

Ünlü Psikolog Paul Ekman’ın sınıflandırmasında 18 çeşit tebessüm çeşidi tasvir ediliyor. Bunların çeşitli düzeylerdeki bileşimleri ise, sayıyı çok daha yukarılara çıkarıyor.
İçten bir tebessüme gözlerde takılır.

Siz, bir tebessüm edemeyecek derecede yorgun birine rastlarsanız, siz tebessümünüzü esirgemeyiniz. Çünkü gülümsemeye en çok muhtaç olan kimse başkalarına verecek tebessümü olmayan kimsedir.

Hastaya sağlık, alış-verişte ticaret ve Allah’ın rızasını kazanmak için bir yol olan tebessüm,
Besmeleden sonra her şeyin ikinci başlangıcıdır.

Sosyal Ağda Paylaş

Bir yanıt yazın