Yemek yedirmek ve iyi aklâk

Atiyye b. Avfî diyor ki: Cabir b. Abdullah – Allah ondan razı olsun – bir gün bana şöyle dedi:

Ya Atiyye! Sana şimdi vereceğim öğüdü tut. Çünkü bana öyle geliyor ki, şu yolculuktan sonra artık bir daha bir araya gelemeyeceğiz. Öğüdüm şudur: ” Muhammed’in soyu ile sahabelerini ve Muhammed’in soyundan gelenleri, sevenleri, günahkâr olsalar ve hatta işleseler bile sev. Buna karşılık Muhammed’in soyundan gelenleri sevmeyenleri, istedikleri kadar çok namaz kılıp, oruç tutsunlar,
sakın sevme. Bunun yanında yemek yedir, karşılaştığın herkese selam ver ve geceleri herkes uyurken nafile namaz kıl.
Çünkü ben Peygamberimizin ﷺ şöyle buyurduğunu duymuştum “:
” Yüce Allah’ın, Hazreti İbrahim’i – Selam üzerine olsun – dost edinmesinin sebebi, O’nun yemek yedirmesi, karşılaştığı kimselere selam vermesi ve geceleri herkes uyurken nafile namaz kılmasıdır. “

İbn-i Habib’in anlattığına göre; adamın biri bir gün İbn-i Abbas’a – Allah ondan razı olsun – gelerek: Şu muhacirler ile ensar:
” Bizim cennete giremeyiz diye bir endişemiz yok! ” diyorlar, öylemi? İbn-i Abbas da adama şu cevabı verdi:
” Evet, öyle Eğer namaz kılar, oruç tutar, zekat verir, Allah’ın evi olan Kâbe’yi ziyaret eder ve sana gelen misafiri ağırlarsan Cennete girersin. “

Ebu Şureyh Hezaî’nin naklettiğine göre; Peygamberimiz ﷺ şöyle buyuruyor: ” Allah’a ve Ahiret gününe inanan kimse evine gelen misafiri ağırlasın. Misafirin ziyafet süresi bir gün, bir gece ve misafirlik süreside üç gündür, daha fazlası ise sadakadır. ”

  • İbn Ömer -Allah ondan razı olsun – diyor ki: Bir gün, Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Abdurrahman b. Avf, İbn-i Mesud, Muaz, Huzeyfe, Ebu said Hudrî ve onuncu olarak da ben Peygamberimizin yanındaydık.
  • Bu arada içeriye Ensar’dan bir delikanlı girdi ve selam verdikten sonra oturdu, arkasından Peygamberimize ﷺ buyurdu ki:
  • ” Müminlerin en faziletlisi kimdir? “ Peygamberimiz ﷺ cevap olarak: ” En güzel ahlâka sahip olanlardır. “ buyurdu; Arkasından, Müminlerin en akıllısı kimdir? ” diye sordu: Peygamberimiz de ﷺ bu soruya karşılık olarak: ” Müminler arasında ölümü en çok hatırlayanlar ve ölmeden önce ona karşı en iyi şekilde hazırlananlardır. “ buyurdu. Delikanlı bu cevap karşısında başka bir soru sormayınca Peygamberimiz ﷺ bize doğru dönerek şöyle buyurdu: Ey muhacirler ile ensar! Beş şey var ki, onların başınıza gelmesinden Allah’a sığınırım.
  • Bir cemiyette fuhuş baş gösterip açık hale gelirse, o cemiyette daha önceki hiç bir dönemde görülmemiş yaygınlıkta veba ve buna benzer salgın hastalıklar baş gösterir.
  • İnsanlar tartıya ve ölçüye hile karıştırınca geçim sıkıntısına tutulurlar ve hükümdarlarının zulmüne uğrarlar.
  • İnsanlar mallarının zekatını vermemeye başlayınca yağmurdan mahrum kalırlar. Öyle ki, hayvanların hatırı olmasa bir damla bile yağmur görmezler.
  • İnsanlar Allah’a ve O’nun Resûlune karşı olan taahhütlerini bozarlarsa, Allah başlarına dış düşmanlarını musallat eder.
  • Eğer devlet yetkilileri Allah’ın kitabına, yani Kur’an’a uyarak hüküm vermeyi terk ederlerse birbirlerine düşerler.

Ebu Hureyre’nin – Allah ondan razı olsun – rivayet ettiğine göre: Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyuruyor: ” İnsanlara doğru mallarınızla değil, güzel yüzünüzle ve iyi huyunuzla gidiniz. “

Nuvas b. Seman Ensarî diyor ki: Bir gün Peygamber Efendimize ﷺ : ” İyilik ve günah nedir? “ diye sordum. Bana: ” İyilik, güzel huyluluk ve günah da içinde saklayıp da başkalarının bilmesini istemediğin duygularındır. “ diye cevap verdi.

Ebu Hureyre’nin – Allah ondan razı olsun – rivayet ettiğine göre: Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyuruyor: ” Kişinin şerefi dindarlığına, Mertliği aklına ve soyluğu da ahlâkına dayanır. “

Ebu Salabe Huşenî’nin naklettiğine göre; Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyuruyor: ” Aranızda en çok sevdiklerim ve Ahiret’te bana en yakın olacak olanlarınız en güzel huylularınızdır. Buna karşılık aranızda en sevmediklerim ve Ahiret’te bana uzak kalacak olanlarınız en kötü huylularınızdır. “

söylendiğine göre; İnsan evine misafir çağırınca ev sahibi ile misafirin şu üçer prensibe uymaları gerekir. Ev sahibinin uyacağı prensipler şunlardır:

  • Misafiri yapamayacağı şeyleri yapmaya zorlamamak ve bu konuda gelenekleri çiğnememek.
  • Misafire helal olmayan yiyecekler yedirmemek.
  • Misafirin namaz vaktini gözetmek.

Misafirin uyacağı prensipler ise;

  • Ev sahibinin gösterdiği yerde oturmak.
  • Kendisine ikram edilen şeylerden hoşnut olmak.
  • Evden ayrılırken bereket duasında bulunmak.

Rivayete göre; Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyuruyor: ” Kim ki, malının zekatını verir, misafirini ağırlar ve uzakta oturan
yakınlarına yardım ederse nefsinin cimriliğinden kurtulmuş olur. “

Sosyal Ağda Paylaş

Bir yanıt yazın